Edirne’deki ‘Tabiat Tarihi Müzesi’nde 734 hayvan ve 2 bine yakın bitki sergileniyor.
Edirne’de Trakya Üniversitesi Karaağaç Yerleşkesi’ndeki ‘Doğa Tarihi Müzesi’nde yarasalardan yaban domuzlarına, köpek balıklarından nesli tükenmekte olan beyaz pelikanlara ve yaban kedilerine kadar 734 hayvan iskeleti ve 1923 bitki sergileniyor. Müzenin 40 yıllık emeğin eseri olduğunu söyleyen Trakya Üniversitesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. .”
Trakya Üniversitesi Edirne Karaağaç Yerleşkesinde kurulan Tabiat Tarihi Müzesi’nde 734 hayvan ve 1923 bitki türü sergilenmektedir. Meclis Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un 7 Ocak’ta açılışını yaptığı müzede yarasadan yaban domuzuna, köpek balıklarından nesli tükenmekte olan beyaz pelikan ve yaban kedisine kadar çok çeşitli canlı türü ziyaretçilerle karşılaşıyor. Müzenin hem Türkiye’de hem de Avrupa’da özgün içeriğe sahip olduğunu belirten Trakya Üniversitesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Çamlıtepe, tüm hazırlıkların bilimsel tekniklere göre ve avlanmadan yapıldığını kaydetti.
‘BİYOLOJİ BÖLÜMÜNÜN 40 YILLIK TECRÜBESİ’ Prof. Dr. Trakya Üniversitesi Doğa Tarihi Müzesi’nin hazırlık sürecini anlatan Prof. bilimsel yöntemlerle, gelecek nesillere aktarmak ve üzerinde bilimsel çalışmalar yapmak için bu 40 yıllık tecrübenin değerlendirilmesi gerektiğini düşündük.Erhan Tabakoğlu ve Biyoloji Bölümü’nün tüm hocalarının destek ve katkıları ile 1. Biyoloji bölümünün tüm hocalarının 40 yıllık emeğini Edirne ilimize armağan ediyoruz.Bütün bu planlamaları yaparak büyük bir proje çerçevesinde müzenin kuruluşunu gerçekleştirdik.” Dr. aynı zamanda bunu fark ettiğimiz için çok mutluyuz.Farklı bölgelerden örnekler var ama ağırlıklı olarak Trakya bölgesinden.Bütün bu hayvan ve bitki örnekleri bilimsel tekniklere uygun olarak hazırlanmış ve herhangi bir avlanma yapılmamıştır. Görüntü olarak hem bölgede, hem Türkiye’de hem de Avrupa’da eşi benzeri olmayan, tam bir müze içeriğini sergiliyor.” Dr. , binlerce doldurulmuş hayvan ve iskelet ve 15 binden fazla çok zengin bitki örneği.Üniversite Herbaryumu bu bilimsel çalışmalar için hizmete açıldı.Bu açıdan gururlu ve mutluyuz.” Müzede sergilenen hayvanların hiçbirinin avlanmadığını belirten Çamlıtepe, “Tüm sivil toplum kuruluşlarından ve Bakanlığın ilgili kurumlarından aldığımız numuneler, halen muhafazasını sürdürüyoruz. Bu tıbbi numuneler, bizde saklanıyor. derin dondurucular kaza veya hastalık sonucu vefat ettiklerinde, daha sonra hocalarımız ve öğrencilerimiz derslerinde bilimsel yöntemlere uygun olarak hazırlamaktadırlar. Trakya Üniversitesi Herbaryumunda binlerce omurgasız türü, binlerce omurgalı türü ve 15 binden fazla bitki türü, Biyoloji bölümünün kendi binasında bulunan laboratuvarlarında bilimsel yöntemlerle sergilenmektedir. eklemeler olduğunda.” Eşine çok özel bir karınca türü olan Avrupa kızıl orman karıncası, nesli tükenmekte olan bir karınca türüdür. Geçmişte Trakya bölgesinde oldukça yoğun olan yuvaları günümüzde oldukça azdır. 100’ün altına düştü ama bu aslında binlerce slot sayısıyla temsil edilmelidir. Bu ilaç da Bakanlık tarafından korunmaktadır. Bu örnek özellikle müzemizde sergilenmektedir. Örneğin; Trakya İmparatoru dediğimiz bir kelebek cinsi süperdir. Bir yaban kedisi, bir kuşun dik kuyruğu olan Edirne Sümbülü, eşsiz ve tamamen endemik bir bitkidir. Tüm bunları korumak için de önlemler alıyoruz. Müzemizde de ziyaretçilerimize sergiliyoruz.” Doğadaki bu besin zincirini bozarsak ve ilgili canlıları tüketmeye yönelik hareket edersek bu mutlaka bize bir şekilde yansıyacaktır. Çocuklarımıza daha medeni, daha istikrarlı ve daha hoş bir dünya için onları çocuklarımıza göstermeli, öğretmeli ve faydalarını, karıncaları, bitkileri, omurgalıları, kuşları ve tüm canlıları anlatmalıyız. Bu istikrarın işe yarayabileceğini.” Nesli tükenmekte olan hayvanlar da var. Üstelik iskeletleri görünce çok şaşırdım. Çok güzel görünüyor. Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Örneğin beyaz bir pelikan var. Daha önce hiç pelikan görmemiştim. Yılanlar da vardı. Daha önce görmediğim çeşitli böcekler gördüm. Ben burayı çok beğendim.” Birçok hayvan çeşidi var. Çok beğendim. Nesli tükenmekte olan hayvanları görünce çok şaşırdım. Bazı böcekleri görmemiştim, gördüm. Çok güzel ve ilginç bir müze, Gelmelerini tavsiye ederim” dedi.
Eser Tekinay, “İkinci gidişimizde bile müzeyi çok güzel bulduk. Karaağaç’ın da böyle bir şeye ihtiyacı vardı. Turist çekiyor ama müze anlamında da buna ihtiyacı vardı. Bu boşluğu da doldurdu. Amerika’dan gelen iri kozalakları. dikkatimizi çekti “Hiç görmedim. Çok çeşitli bir müze. Edirne’ye yakışır” dedi.